/

Geçici Bakanlar Kurulu ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun tercihleri

10 mins read
Hayati Esen
Hayati Esen

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun açıkladığı geçici Bakanlar Kurulu Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın onayının ardından, ilkleri ve süprizleri de barındırıyor.

Yaşanan ilklerden biri HDP’li milletvekillerinin bakan olarak kabinede görev alması. HDP’li Ali Haydar Konca, Avrupa Birliği Bakanlığına,  Müslüm Doğan ise Kalkınma Bakanlığı’na getirildi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun açıkladığı Geçici Bakanlar Kurulu’nda  HDP Kocaeli Milletvekili Ali Haydar Konca, Avrupa Birliği Bakanlığı görevine getirildi.  Böylece Avrupaya, AB’ye karşı -keçici hükümette olsa- Kürtlerin bu ülkenin azınlığı değil temsilcisi, sahibi oldukları imajıda verilmiş oldu. Diğer HDP milletvekili Müslüm Doğan ise Kalkınma Bakanlığı’na atandı. İki icracı bakanlıklığın HDP’ye verilmesi Kürt seçmenin de gönlünü  almaya yönelik iyi bir hamle olarak okunabilir. Bununla beraber seçilen isimlerin Alevi olması özellikle; son iki yıldır Ak Parti hükümetleri tarafından dışlandıklarını düşünen Alevilerin de gönlünü almaya yönelik doğru bir hamle.

İnce bir ayarla icracı ama özellikle MGK’ya girmeyen bakanlıkların HDP’li isimlere verilmesi, PKK’ya karşı yapılan operasyonlar sürecinde yaşanan veya yaşanacak siyasal gerginliğin MGK’ya taşınmasını da engellemek.

Cumhuriyet tarihinde bir ilk 

Diğer bir ilk ise ilk defa başörtülü bir kadının bakan olması. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na getirilen Prof. Dr. Ayşen Gürcan kabinenin ilk başörtülü bakanı oldu. Doksan yıllık geçmişiyle modern, batılı cumhuriyetin en çok kavgalı olduğu iki kesimin yani İslamcı ve Kürt siyasal hareketinin geçici olarak dahi olsa aynı kabinede yer alması Kemalist paradigmanın çözüldüğü yorumlarına da neden olacağı kesin. Ancak görülen şu ki ülkenin büyük çoğunluğu bu normalleşmeden memnun.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na getirilen Prof. Dr. Ayşen Gürcan kabinenin ilk başörtülü bakanı oldu. Geçici hükümette yer alan Prof. Dr. Ayşen Gürcan,  Burdur doğumlu Ayşen Gürcan, İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi.

Hükümetin kara kutusu Dışişleri Bakanı

Dışişleri Bakanlığı’na Müsteşar Feridun Sinirlioğlu getirildi. Dış politika konusunda kritik görev üstlenen ve “gölge bakan” olarak görülen bir isimdi. Sinirlioğlu geçici kurula bakan olarak girmiş oldu. Ahmed Davutoğlu’nun güvenini kazanmış bir isim. Sinirlioğlu, birlikte çalıştığı kişiler tarafından ‘açık sözlü’ biri olarak biliniyor. ‘Kral çıplak’ diyen bir diplomat. 

Davutoğlu’na, bozulan Ankara-Tel Aviv ilişkilerinin ancak resmi bir özür ile düzelebileceğini söylemiş, kendi tavrını da açıkça ortaya koymuştu: “Bu kriz, bu hale geldikten sonra İsrail özür dilemeden geride bırakılırsa, müsteşarlığa devam edemem, görevimden istifa ederim.” demiştir.

New York’ta görev yaparken arkadaş olmaya başladığı gazeteci Cengiz Çandar da Sinirlioğlu’nu ‘Dışişleri’nin o dönemdeki çekingen sayılabilecek algısından farklı bir algıya sahip’ olarak tanımlıyor:

Dışişleri mensuplarının ortalama bir entellektüelliği vardır. Kolejde dil öğrenmiş, emrinde çalıştıkları büyükelçi meraklıysa, sanata sonradan ilgi duymuş kişilerdir. Ama Feridun farklıdır. Gerçek bir entelektüeldir. Devlet bilinci ve tarih şuuru vardır.”

Feridun Siniroğlu’nun Dış İşleri Bakanlığına geçici de olsa getirilmesi özellikle İsrail’le Türkiye arasında yaşanan derin krizin çözümünde -yaşanan sorunları yakinen bilmesinden dolayı-  yeni göreviyle siyasal karar makamında olarak; çözüm sürecine yaklaştıracağı düşünülmüş olabilir. Türkiye’nin sıkıntılı bir döneminde İsrail’le arasının iyi olması özellikle; ortadoğu da müttefikleriyle birlikte ortadoğuyu dizayn etme macerasını sürdürebilmesi bakımından önemli.

Davutoğlu’ milliyetçi tabana göz mü kırpıyor

Seçimlerden birinici parti çıkmak için milliyetçi oylara ihtiyacı olduğu bilinen Ak Parti, hükümete davet ettiği iki önemli isimden biri Kültür ve Turizm Bakanlığı’na atanan Yalçın Topçu. Milliyetçilerin yakından tanıdığı bir isim. Topçu, Büyük Birlik Partisi (BBP) eski Genel Başkanıydı. Yalçın Topçu, “Türkiye önemli bir süreçten geçiyor. Devlet emretti, biz de kabul ettik” diyerek kabinedeki görevini kabul etmişti. Büyük Birlik Partisi’nin tabanında Muhsin Yazıcıoğlu’ndan sonra en etkili isimlerden biri olduğu biliniyor. AK Parti’nin, Kasım ayındaki seçimlerde Büyük Birlik Partisi seçmeninin oylarını almak için Yalçın Topçu’yu tercih etmiş olması gözlerden kaçmayacak bir durum.

Geçici seçim hükümetine katılması için MHP kontenjanından teklif getirilen ve teklifi kabul etmesi nedeniyle partisinde ihraç istemiyle disiplin kuruluna sevk edilen Tuğrul Türkeş Başbakan Yardımcılığı görevine getirildi. Tuğrul Türkeş’in özellikle HDP ile aynı kabinede görev alması, Ak Parti’nin milliyetçi tepkilere karşı elini güçlendirdiği kesin.  MHP’deki çalkantı ise hala devam ediyor.

Paralelle mücadelede gösterdiği çabaya mükafatla İçişleri bakanlığına

Davutoğlu, İçişleri Bakanlığı’nda da değişikliğe gitti. Sebahattin Öztürk yerine İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok İçişleri Bakanı olarak atandı. Altınok, 17 – 25 Aralık yolsuzluk operasyonlarından sonra görevden alınan İstanbul Emniyet Müdürlü Hüseyin Çapkın’ın yerine atanmıştı. Bu dönemde yapılan atamalarda hükümetin direktiflerini bir fiil yerine getiren bürokratlar arasındaydı. Bu nedenle dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın taktirini kazandığı biliniyor. Bu çabası İçişleri bakanlığıyla mükafatlandırılmış oldu.

Kimi kilit bakanlıklar ve isimler değişmedi

Geçici bütçeyi hazırlayacak olan Maliye Bakanlığı ‘daki kilit izim Mehmet Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı da yerini koruyan isimlerden oldu.

FİKRİKADİM

The ancient idea tries to provide the most accurate information to its readers in all the content it publishes.